Örgenciler  sınavlara hazırlanırken yoğun test soruları çözerler. Çözdükleri test sorularının sonunda kaç doğru kaç yanlış yaptıklarını bulmaya çalışırlar. Rehber öğretmenleri; kaç soru çözdüğün değil, kaç soru çözemediğin önemlidir.Der. Çünkü, öğrenciler çözemediği sorulara bakarak, doğruları öğrenmeye çalışırlar. Bu yöntem politikacılar için de geçerli bir metottur. Partilerden biri kazanırken diğeri kaybeder. Genelde daha çok yanlış yapan  başarısız olur.

Son yapılan genel seçimlerin sonucuna baktığımızda bazı siyasi partilerin başarılı olduğunu, bazılarının ise başarısız olduğunu görürüz.

Genel seçim sonuçlarına göre en başarısız parti CHP olmuştur.

12 Haziran seçimlerinin en başarısız partisi CHP olmuştur.MHP ise barajı rahat aşacağını beklerken zorlanmış ve hedefine ulaşamadığı için  mağlup olan partiler arasına girmiştir. BDP ise seçimlerden önce koyduğu hedefe ulaştığından en başarılı parti sayılmaktadır. Tabii, seçiminde bir galibi vardır. O da AKP dir

CHP’nin yanlışlıkları.

Yeni CHP kavramının iyi anlatılamaması, Parti kadrolarının gücünün küçümsenmesi,TV reklamlarına  çok fazla umut bağlanması, Türkiye’yi yönetecek kadroların CHP de olduğu algısının topluma  tam olarak verilemeyişi, Seçim çalışmaları merkezden yürütülünce,üyeler ve taraftarların devre dışı kaldığı için saha çalışmalarına katılamayışı, demokrasi vaat eden partinin, aday belirlemede  üye’nin kendisini ifade etmesinin yollarını açamayışı, yalnızca sosyal adalete dayalı karamsar bir seçim kampanyasının yürütülmesi gibi, pek çok yanlışlıklar alt alta sıralanabilir ve söylenebilir.

 Tıpkı öğrencilerde olduğu gibi yanlışlardan başarıya gitme yolunun bulunması geçmiş deneyimleri gözden geçirmekle başlar. Bunların başlangıç noktası ise ilçe kongreleridir. İlçe kongrelerinde kimi seçelim yerine, kimleri seçelim diyerek kişiye dayanan siyaseti bırakıp  kadrolara dayalı siyasetten yana tercihler belirlendiğinde iş daha da kolaylaşır. Artık üyeler aşağıdan yukarıya doğru siyaset yapma yönteminin yolunu açmış olurlar.  Parti içi demokrasi dediğimiz, üyelerin emeğinin değerlendirilmesinden başlayan , katılımcılık, partiye güven  dahil, her konunun önü açılmış olur.

AKP yapamadı.

 Ocak ayında yapılan AKP kongresinde “biz galip partiyiz “ diye düşünmüş olmalılar ki yanlışlarını gündeme getirmediler. Halbuki; onlarında, doğu bölgelerinde gösterdikleri adayların zayıflığı, MHP de kaset skandalının sorumlusunun AKP olduğu algısı, kampanya sırasında abartı birkaç projenin dışında projelerinin olmayışı, CHP liderinin mezhepsel  kökenine vurgu yapması, aile sigortasına karşı çıkması  gibi yanlışlıkları vardı. Es geçildi.

Şimdi CHP ilçe kongresinde yapılıyor. Bakalım CHP yanlışlarını gündeme getirecekler mi?  


26.01.2010   
Nihat Emeksiz