banner32

Üstün Dökmen ile sağlıklı iletişim sırları

Prof Dr. Dökmen,” Pozitif bilim dışındaki yöntemler artık eskimiştir. Eğitimde eskiden dayak atılırdı ama şimdi böyle bir sistemin tutması akıl alır olmaz. Bir insana insanca davranmak için mazeret aramak gerekmez.”

Üstün Dökmen ile sağlıklı iletişim sırları
 Dünya ile sağlıklı iletişimin sırlarını stres, çocuk, eş yönetimi ve kaliteli iletişim başlıkları ile anlatan Prof. Dr. Üstün Dökmen, Başakşehir Emin Saraç Kültür Merkezi’nde Başakşehirlilerle buluştu.

 

Pozitif bilimin ışığında davrandığımız sürece dünya ile sağlıklı iletişime geçilebileceğini, bunun da öncelikle kendi içinde huzurla başlayacağını söyleyen Üstün Dökmen,” Pozitif bilim dışındaki yöntemler eskimiştir. Eğitimde eskiden dayak atılırdı ama şimdi böyle bir sistemin tutması akıl alır olmaz. Bir insana insanca davranmak için mazeret aramak gerekmez. Evren tarihi boyunca her insan tektir. Ne olduğunun önemi yok, bütün insanlara değer vermeliyiz” dedi.

 

Bağımlı değil bağlı olun


Bağlı olmak iyi, bağımlı olmak kötü bir olaydır diyerek sözlerine devam eden Dökmen, “ Yeni evlenen çiftlerimiz ailelerine bağlı olmalı ama bağımlı olmamalı, ülkemize de aynı şekilde, yaşadığımız gördüğümüz her şeye bağlı olmalıyız ama bağımlı olmamalıyız. Herhangi bir konuda aşırılık her zaman sıkıntı getirir. İletişimin kaybolduğundan bahsedilir geleneksel kültürümüzde de yoktu ki şimdi de olsun. Eskiden baba oğul ne kadar sohbet ederlerdi? Babalar, dedeler çocukları torunları uyurken severlerdi şımaracaklarını düşünerek. Çocuklar sevgiden değil tutarsız davranıştan şımarırlar. Zaten evlilikleriniz kötü gidiyorsa çocuk da yapmayın çünkü çocuklar Japon yapıştırıcısı değildir. Çocuk büyütmek çok zordur iyi giden evliliklerde bile sallantıya sebep olur. İnternetin iletişimi bitirdiği söylenir ancak olmayan bir şey nasıl bitecek. Çocuklarımıza internet konusunda sınır koymalıyız tamamen kesmemeliyiz çünkü internete hakim olan geleceğe sahip olur.” şeklinde konuştu.

 

Yılmazlık ve yılgınlık kavramları


Yaşayacağınız en büyük kriz cüzdanınızın kaybolmasıdır diyerek salonu gülümseten Üstün Dökmen,” Kriz dediğimiz de aklımıza hep ekonomi gelir ama hastalıkta bir krizdir. Kriz de iki kavram vardır. Yılmazlık ve yılgınlık kavramlarıdır. Yılmazlık kazanan insan özgüven kazanır. Ağır bir hastalığa yakalandığınızı düşününün iki ihtimaliniz var yüzde elli yaşayacak, yüzde elli öleceksiniz. Eğer yılgın davranarak ölümünüzü düşünür hayata küserseniz sonuna yaklaşmış olursunuz. Ancak kendinizi motive ederek hayattan kopmadan yaşamınıza devam ederseniz mucizeyi gerçekleştirmiş olursunuz. Yaşamın perde aralığında daima bir ışık vardır yeter ki perdeyi tamamen kapatma seni gelir bulur” dedi.

 

Tüm katılanları ikişerli guruplara ayıran Dökmen bir kişiyi anne-baba rolüne diğerini çocuk ya da amir ve memur rolüne girmesini isteyerek olumsuz bir olay üzerine konuşmaları için bir oyun kurdu. Oyunun sonucunda dinleme ya da ikna etme ağırlıklı konuşma üzerine sonuçlar çıkartarak yapılan yanlışlar ve aslında söylenmesi gerekenleri anlattı.

 

Söyleşi sonunda katılımlarından dolayı Prof. Dr. Üstün Dökmen’e çiçek takdim edildi.

 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner34

banner35