‘Allah (c.c) yaptığı işi iyi yapanları sever’
Çocuk eğitiminde önemli olanın not ve ders başarısı olmadığının altını çizen Saliha Erdim, şöyle devam etti, “Çocuklarınız okuldan geldiği zaman sınavdan kaç aldın? Öğretmenin projene kaç puan verdi? Diye sorduğumuz kadar. Bu gün arkadaşlarınla nasıldın güzel geçindiniz mi? Kaç arkadaşına yardım ettin? Öğretmene hangi soruları sordun? Gibi soruları soruyor muyuz? Biz sadece nota önem verirsek çocuk hayatındaki en önemli şeyin not olduğuna inanır. Çocuğun iyi bir okulda okumasını başarı olarak kabul edersek çocuk bunun için çalışır. Çocuk masum biz ne istersek onu yapıyor. Peki, biz çocuktan ne istiyoruz? Toplumda şöyle bir söz vardır. İyilik yap denize at. Bu şu demektir; sen bilmezsen de bilen biri var. Sen anlamasan da anlayan bir makam var. Hz. Muhammed (S.A.V.) diyor ki ‘’Allah (c.c) yaptığı işi iyi yapanları”. Yine bir başka hadiste ‘’Bir kimsenin mesul olduğu şey ile ilgili bilgilenmesi farzdır.’’ diyor. Anneyseniz annelik, eşseniz eşlik, öğretmenseniz öğretmenlikle ilgili her şeyi bilmeli, yenilikleri öğrenmelisiniz. Niye, işimi iyi yapayım? Çünkü Allah (c.c) öyle istiyor. Yanlış yapan insanlar Allah (c.c)’ın ne istediğini biliyorlar mı, yanlışlarının karşılığında Allah (c.c)’ın kendilerini hesaba çekeceğini biliyorlar mı? Elbette biliyorlar. Hanım efendiler bana diyor ki ‘’Saliha hanım çoğuma bağırmamam, kızmamam gerektiğini biliyorum ama kendimi kontrol edemiyorum.’’ Sizce ikisinin arasında bir fark var mı? Bütün bunlar bilgi yetersizliğinden kaynaklanıyor. Biz yetersiz bir bilgiyle yeterli bir performans sergilemek istiyoruz. Biz ne kadar bilirsek onu o kadar yürekten yaparız. Ben biliyorum demek, onu biliyorsunuz demek değildir. Önemli olan bildiklerimizi hayatımıza aktarabilmemizdir.”
‘Eğer biçtiğimizi beğenmiyorsak önce ne ektiğimize bakalım’
Öğrenmek davranışlarda meydana gelen kalıcı değişiklikler olduğunu kaydeden Saliha Erdim, “Bir çocuğun 0-4 yaşa kadar bütün hayatı boyunda kullanacağı zekânın %50 si oluşuyor. Çocuğun küçük yaşta dokunmasını, tutmasını, tecrübe etmesini engellerseniz, ilerde aklı bazı meseleleri kavrayamadığında çocuğu suçlamayın. Hayat veriş ve alıştır. Eğer ektiğimizi biçtiğimizi beğenmiyorsak önce ne ektiğimize bakalım. Çocuk 0-7 yaş içerisinde aile ne verirse onu almaya hazırdır. Bir Müslüman için bundan daha ciddi daha kazanımı olan bir şey olamaz. Dışarıdaki tehlike kaynakları evde zarar gören çocuklara yöneliktir. Çocuk evde sevgi görmemişse, aile tarafından zarar görmüşse çocuk dışarıdakilere kucak açıyor sığınak olarak görüyor. Aile ona sığınacak bir yer olamamış, bunu elinden almış. Allah (c.c) bize diyor ki, “Ne zulmedin ne de zulme uğrayın”. Eğer bir çocuk evde Allah (c.c)’ın merkeze alındığını görürse o da Allah (c.c) ’ı merkezine alır. Biz hangi güzel şeyi Allah (c.c)’la ilişkilendirdik ki çocuğun zihninde güçlü bir Allah (c.c) inancı olsun. Çocuklarımıza diyoruz ki başını kapat kızım eğer yaparsan Allah (c.c) seni sever. Çocuk Allah (c.c)’ın onu sevmesinin ne demek olduğunu bilmiyor ki biz sadece talep ediyoruz. Talep etmek yetmiyor beyinin inanması lazım. Çocuğun somut olarak görmesi gerek.”