Başakşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü tarafından düzenlenen söyleşi programında Çamlıca, “Gelişim çağındaki çocukların dünyasında, ilk ve en yakın rol model olarak yer alan ebeveynler ve ailedeki yetişkinlere düşen sorumlulukları anlattı.

 

Başakşehir Emin Saraç Kültür Merkezi’nde düzenlenen söyleşide Sait Çamlıca, 15 yıldır öğretmenlik yaptığını ve yeniden dünyaya gelse yine öğretmenlik mesleğini seçeceğini vurguladı “Öğretmen olmak bu ülkenin geleceği olan çocuklar üzerinde emek sarf etmek demektir. Gençleri, çocukları onların yaptıkları yaramazlıkları seviyorum. Allah bize bu gençlerin yokluklarını yaşatmasın. Öğretmenlik yaparken mesleki gözlük denen bir şey vardır, mesleki gözlük şudur: yaptığın iş sana hayata dair bakış açısı kazandırır. Çocukken aileme çok sıkıntılar yaşattım. Çok yaramazlık yaptım, dört tane kız kardeşim vardı bir de annem beş tane kadın arasında büyüdüm. Neredeyse dikiş dikmeyi öğrendim. Çocuklarınızdan ilginizi esirgemeyin. Çocuklarınıza nasihat etmekten de çocuklarınıza dua etmekten de asla vazgeçmeyin. Çocuklarınız yaramazlık yapıyorsa onlara kızmayın zaten yapmıyorlarsa problem vardır. Günümüzün çocukları apartmana sıkışmış durumda. Rahmetli dedem bana lisede iken Tarzan diyordu. Şimdi öyle değil.”

 

Çocukların artık enerjilerini atabilecek yerlerin kalmadığını hatırlatan Çamlıca sözlerini şöyle sürdürdü, “Çocuklar daha yaramaz değiller, anneler daha tahammülsüz. Fırsat buldukça çocuklarınızı sokağa çıkartın, parka götürün, spor yaptırın, belediyenin etkinliklerine dahil edin. Çocuklarınızı dört duvar arasında sıkıştırmayın. Teknoloji çağında genç olmak sizin çağınızda genç olmaktan inanın ki çok daha zordur. Çocuklar bizden öğrendiklerini yapıyorlar. Şöyle bir çocuk beklemeyin ‘Ana benim canım yaprak test çekti’ çünkü ders çalışmak zevkli bir şey değildir. Çocuk için sıkıntılı bir şeydir. Hiçbirimiz sevmiyorduk, siz onlara örnek olun, eğitim saati uygulaması yapın. Sizlerde mutlaka kitap okumaya zaman ayırın.”