banner32

Chp Başakşehir'de Sonuçları Kabul Etmiyor

16 Nisan’da yapılan referandum da usulsüzlük olduğu iddiaları aldı başını gidiyor .işte böyle bir ortamda CHP Başakşehir ilçe örgütü de yaşananlara itiraz etti.

Chp Başakşehir'de Sonuçları Kabul Etmiyor
 Anayasa değişikliği halkoylaması 16 Nisan 2017 tarihinde gerçekleşti. Kesin olmayan sonuçlara göre, sonucun 48,59 – 51,41 olarak gerçekleştiği söyleniyor. Anayasalar; toplumlar açısından büyük uzlaşı metinleridir, bu sonuç bırakın bir uzlaşmayı derin bir uzlaşmazlık hali ve kutuplaşmaya yol açmıştır.

Bu referandum anti-demokratik şartlar altında gerçekleşmiştir. Hayır diyen kesimler büyük baskı altına alınmış, eşit propaganda yapma imkanı ortadan kaldırılmıştır. Ankara’da bir kolluk görevlisi Evet ise broşür dağıtabilirsin Hayır ise dağıtamazsın diyecek kadar ileri gitmiştir. Başakşehir İlçesinde Hayır kampanyası yürüten kadınlara “kellenizi vücudunuzdan ayıracağız” tehditleri savrulmuştur. Hayır, pankartları için Belediye tarafından özel indirme ekipleri kurulmuştur.

Başbakan ve Cumhurbaşkanı katıldıkları her mitingde Hayır diyenleri vatan haini olarak niteleyerek toplumsal bölünmeyi derinleştirmiştir. Örtülü ödeneğin, Belediyelerin, Valiliklerin, bütün bütçeleri ve personeli, araç ve tesisatları Evet Kampanyasının emrine sunulmuştur.

Kanun hükmünde kararname ile özel televizyonlar ve medyanın her iki tarafa da eşit şans tanımasını gerektiren düzenleme ortadan kaldırılmış, medya tamamıyla Evet kampanyasının hizmetine sunulmuştur.

Hayır’ı savunan Partilerden birinin Genel Başkanı ve Yöneticilerinin çoğunluğu tutuklanmıştır. Camiler, Okullar ve Adliye Evet kampanyasının emrine sunulmuştur.

Bugün İlçe Seçim Kuruluna başvurarak 33 ayrı dilekçe ile itirazda bulunduk.

298 Sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun 101./1-3 maddesi ile 14.02.2017 tarihli Anayasa Değişikliği Halkoylamasında Sandık Kurullarının Oluşumu, Görev ve Yetkilerini Gösterir 135/1 Sayılı Genelgenin 43/c maddelerinde “arkasında sandık kurulu mührü bulunmayan” oy pusulalarının geçersiz olduğu açıkça düzenlenmektedir. Kanunda aranan bu şart, oy pusulasında Türkiye Cumhuriyeti Yüksek Seçim Kurulu filigranının da bulunmasını şartı ile birlikte aranmaktadır.

 

Bu iki unsurun birlikte aranmasının temelindeki amaç; oy pusulalarının dışarıdan getirilmesinin önüne geçilerek seçimin şeffaf ve güvenli şekilde yürütülmesi ile vatandaşların gerçek ve doğru sonuçlardan haberdar olmasının sağlanmasıdır.

 

Bu nedenle; mühürsüz oy pusulalarının arkasında filigran olduğu gerekçesiyle, oyların geçerli kabul edilmesi mümkün değildir. Kaldı ki; filigranın YSK tarafından imal ettirilen evsafta olup olmadığının, bu konuda teknik bilgi yeterliliğine sahip olmayan sandık kurulu üyeleri tarafından tespit edilmesi mümkün değildir.

 

Kanuna aykırı olarak sandık kurulu mührü olmayan oylar geçerli sayılmış ve sandık sonuç tutanağı düzenlenmiştir. Bu şekilde düzenlenen tutanaklar kanunun açık ihlali niteliğindedir. Tüm bu nedenlerle; mühürsüz oyların geçerli kabul edilmesi, seçimin şeffaflığı ve güvenilirliğine şüphe düşürmüş ve halkoylaması sonuçlarını etkilemiştir.

 

Yüksek Seçim Kurulu seçim tarihini belirlemiş olup, oy verme işleminin başlama ve bitiş saatlerini açıklamıştır. Oy verme işleminin başlaması ile birlikte seçimlerin sonucunu değiştirmeye yönelik karar alması anayasaya ve yasalara aykırıdır. Ahlaksızlığın ta kendisidir.

Yüksek Seçim Kurulu kararlarına itiraz esas olup itiraz sonrası verilen kararları kesindir. 16.04.2017 tarihli 559 sayılı kararına karşı itiraz hakkının kullanılması, kararın itiraz üzerine yeniden gözden geçirilmesi, kaldırılması, değiştirilmesi yönünde bir denetim yapma fırsatı verilmeden karar uygulanmaya başlamıştır.

Yüksek Seçim Kurulunun bu kararına karşı yasal ve idari haklar kullanılmadan uygulanması nedeniyle EVET lehine, HAYIR aleyhine seçim sonuçları doğrudan etkilenmiştir.

Yüksek Seçim Kurulu aldığı bu kararla ŞARTLARIN EŞİTLİĞİ ilkesine aykırı davranmıştır. 

Başakşehir ilçe Seçim Kurulları Oy Birleştirme pusularının tamamı incelendiğinde birçok sandıkta yasada düzenlenen sayıda sandık kurulunun oluşturulamadığı görülmektedir.

Başakşehir İlçe Seçim Kuruluna başvuran Halkların Demokratik Partisi Sandık Kurullarında temsilci bulunduracak oyu bir önceki seçimlerde aldığı için sandık kurulu başkanı listesi sunmuştur. Bu parti ayrıca sandık kurulu üyesi listesi sunmamıştır.

AKP’nin itirazı üzerine 180 sandık kurulu başkanının Adli Sicil Kaydı Savcılıktan istenmiş, Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı istenilen sürenin kısalığı nedeniyle, isteme olumsuz yanıt vermiştir.

Ancak itiraz eden parti bu kez (GBT) Güvenlik Bilgi Kayıtlarının İlçe Emniyet Müdürlüğünden kurula ulaşmasını sağlamıştır. Gelen kayıtlar üzerine bu kişilerin sandık kurulu başkanlıkları düşürülmüştür.

Bu düşürme ile birlikte Sandık kurulunda üye bulundurması gereken partinin kurulda üyeliği de kalmamıştır. İtiraz edilen eksik mühürlü/mühürsüz oy pusularının olduğu sandıklara kurulda üyesi olmayan bu parti itiraz edememiştir.

Bu durumda Anayasa'nın eşitlik ilkesine, şartların eşitliği ilkesine ve Seçimin adil, güvenli yapılmasına doğrudan aykırılık oluşturmuştur.

Yüksek Seçim Kurulunun aldığı bu karara göre daha önce hakkında soruşturma başlatılan, davaya dönüşen bu soruşturma ile yargılanarak hüküm giyen Cumhurbaşkanımız dahi sandık kurulu başkanı olamamaktadır.

Çünkü kararda hakkında soruşturma veya kovuşturma olanların ifadesi ile kişinin geçmişindeki GBT kayıtlarının tamamı esas alınmıştır. Bu inceleme ise tüm sandık kurulu başkanları hakkında değil Başakşehir İlçe Seçim Kurulunca sadece itiraz edilen sandık kurulu başkanları hakkında yapılmış ve görevleri düşürülmüştür.

YSK kararları yasaya aykırı olmaz. 16.04.2017 günü aldığı karar 298 sayılı yasaya açıkça aykırıdır.

 

Yüksek Seçim Kurulu Başkanının yazılı ve görsel medyaya yansıyan açıklamasında “AKP temsilcisinin talebiyle mühürsüz pusulaları geçerli saydık” yönündeki açıklaması, yine sosyal medyaya yansıyan açıklama öncesi diğer kurul üyelerine yaptığı konuşmanın izinsiz çekim yapılıyor diyerek müdahale edilip engellendiği anlaşılan görüntülerde yaptığı açıklamalar oylamaya gölge düşürmektedir.

Yurt Dışı ilçe Seçim Kurulunun 16.04.2017 tarihli 2017/404 sayılı kararı ile oy zarflarında mühür eksikli nedeniyle oy zarfları açılmadan geçersiz sayılmış olup, bu karara yapılan itiraz reddedilmiştir.

Yüksek Seçim Kurulu üyelerinin tamamının yüksek yargıç olmaları nedeniyle kararlar arasında birliğin, aynı doğrultuda karar verilmesi gerekliliğinin, içtihat oluşturmanın önemini bildikleri kabul edilmelidir.

Avrupa Güvenlik ve İş Birliği Teşkilatı (AGİT) tarafından yapılan tespitlerde; Oy sayım prosedüründe son değişiklikler önemli bir güvenceyi ortadan kaldırdı. YSK’NIN mühürsüz pusulalar hakkındaki kararının önemli bir güvenceyi ortadan kaldırdığını ve yasa ile çelişkili olduğunu” tespit eden kararları,

Sınırlı Referandum Gözlem Heyetinin Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Referandumu 16 Nisan 2017 İlk Bulgular ve Sonuçlarla İlgili Rapor içinde de bu eksikliklere değinilmiştir.

Cumhurbaşkanımız bir açıklamasında "maç oynanırken oyunun kuralı değiştirilmez" demiştir. Yüksek Seçim Kurulunun 16.04.2017 tarihli kararı maç oynanırken oyunun kuralını değiştirmeye yöneliktir.

Fatih Sultan Mehmet "Kadı'yı satın aldığın gün Adalet ölür, Adaleti öldürdüğün gün Devlet ölür" demiştir.

Değerli arkadaşlar sabahın bir sahibi elbette var. Millet HAYIR a devlet ise EVET e çalışmıştır. Gelinen noktada teslim olmayacağımızı 16 Nisan’a kadar olduğu gibi bundan sonra da kararlılıkla Cumhuriyetin temel değerlerine, Demokrasiye, Laikliğe Hukukun üstünlüğüne sahip çıkacağımıza ve bu değerleri çağdaş medeniyet seviyesine taşıyacağımıza dair mücadelemiz kuvvetlenerek sürecektir.

Yüzde kırk dokuzluk sonuç bir yenilginin rakamı değil bir zaferin habercisidir. Israrla ve kararlılıkla hukuki mücadelemizi sürdürürken kesintisiz siyasi mücadelemize de devam edeceğiz. Bu yolun engebeli, dolambaçlı ve sarp olacağını biliyoruz.

TESLİM OLMAYACAĞIZ BU ABLUKA DAĞILACAK ……

SENİ BAŞKAN YAPTIRMAYACAĞIZ …….

BAŞKANLIĞA HAYIR ……

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner34

banner35