banner29

Başakşehir’de tanıtım eksikliği çok

Yarım Burgaz Mağaralarının Başakşehir'de olduğunu kaç kişi biliyor ? 

İnsanlık tarihi açısından çok önemli bir yer olan Yarım Burgaz Mağaraları Başakşehir İlçesi sınırları içinde yer alıyor. 

Başakşehir’de yaşayan birisi olarak bu ilçede yaşayanların % 99’9 unun burayı görmediğini iddia etsem yalan olmayacağını düşünüyorum. 
İstanbul’un bir çok ilçesinde Belediyeler kendi sınırları içinde bulunan tarihi ve turistik yerleri rehberler eşliğinde ilçe halkına gezdirerek güzel işlere imza atıyorlar.
Başakşehir Belediyesi de ilçede yaşayan insanlara yönelik olarak Yarım Burgaz Mağaraları,Sazlıdere barajı bölgesi ve Şamlar Tabiat parkı alanlarına yönelik ilçe halkını gezdirip bilgi verse fena olmaz diye düşünüyorum. 

Yarım Burgaz Mağaralarını kısaca  tanıyalım
Aslında, adı sanı pek bilinmeyen Yarım Burgaz Mağaraları, Balkanlardan Ortadoğu’ya uzanan coğrafyada, en eski insan izlerinin bulunduğu iki yerden biri olarak gösteriliyor.

Bunlardan biri Antalya’nın kuzeyindeki Toroslar’ın eteğinde yer alan Karain Mağarası; ikincisi de burası.. Yarımburgaz’daki en eski insan izlerinin  tarihi M.Ö. 400.000‘lere kadar uzanıyor..

Biraz şaşırtıcı ve inandırıcı olmasa da bu bir gerçek. Yıllardan beri burada, İstanbul Üniversitesi tarafından gerçekleştirilmiş kazılarda, atalarımız mağara adamlarına ait çoğu fosilleşmiş ilginç buluntular ortaya çıkartılmış. Ayrıca, mağaranın derinliklerine doğru giden galerinin ortalarında bir yerde, duvar üzerine kırmızı toprak boya ile yapılmış, ancak günümüzde artık bozulmaya yüz tutmuş İ.Ö. 5. yüzyıla tarihlenen iki gemi tasviri yer alıyor ki, bunlar da Yarım Burgaz Mağarası’nı oldukça önemli ve gizemli kılıyor. 

Mağaranın altlı üstlü iki büyük girişi de, bir zamanlar İstanbul Üniversitesi’nin özel olarak yaptırmış olduğu demir parmaklıklarla kapatılmış. Tabii ki, tarihi eser soyguncularına karşı. Kötü maksatlı kişiler içeriye girip de toprağı eşelemesinler diye; ama nerde, yıllardan beri levyeyi, balyozu eline alıp gelen parmaklıkların arasından bir delik açıvermiş kendisine. 

Üniversite yılmadan pes etmeden defalarca kapıyı yeniden tamir ettirip kapattırmış ama, mağaraya girmeyi aklına koymuş kişiler de yeniden bir delik açıp içeriye  sızmışlar. İçerde, yıllardan beri üniversitenin bulup gün ışığına çıkartmış olduklarının dışında, daha birçok toprakaltı eser bulunup kaçırılmış ve tarihi eser piyasasında pazarlanmış. Çıkanların büyük bir kısmı da üst tabakalarda ele geçirilmiş olan Bizans dönemine ait buluntular. Çünkü, Yarımburgaz’ın üst mağarası, Bizans döneminde keşişler tarafından kilise-manastır olarak kullanılmış bir yer.

Yarım Burgaz Mağaralarına nasıl gidilir ?

İstanbul il merkezinin yaklaşık 22 km kuzeybatısında, Altınşehir'in 1 km kuzeyinde bulunan Yarımburgaz Mağaraları, güneyindeki Küçükçekmece Gölü'nün kuzey sahilinde 1.5 km kadar uzakta. Mağaraya Halkalı-Altınşehir'den gelen karayolu ile ulaşmak çok kolay.
 
Antik çağlarda İstanbul’un en eski yerleşim yerlerinden olduğu belirlenen Yarımburgaz Mağaraları’nda, bugüne dek birçok ulusal ve uluslararası kazı yapıldı ve 2001 yılında 1. Derece Arkeolojik-Doğal Sit Alanı ilan edildi.

Uluslararası Kazılar Yapıldı
 
İlk defa Abdullah Bey tarafından 19. Yüzyılın ortalarında bilim dünyasına tanıtılan Yarımburgaz’da ilk dönem kazılar, Şevket Aziz Kansu’nun önderliğinde Kılıç Kökten’in yönetiminde 1963 yılında aşağı mağaranın giriş kısmında yapıldı. 
  
Daha sonra 1964 ve 1965 yıllarında Kansu ve Köktenin yönetiminde mağara karelere bölünerek daha sistemli bir şekilde kazıldı.
BÜMAK tarafından 1984-85 yıllarında araştırılıp; BCRA 5d standartlarında haritası yapılan Yarım Burgaz Mağaraları daha sonra Eurasian Bridge ‘99 Projesi kapsamında biospaleolojik yönden de araştırıldı. Mağaralar, 2001 yılında 1. Derece Arkeolojik-Doğal Sit Alanı ilan edildi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi ise halen, Sazlıdere Barajı ile Çekmece Gölü arasındaki su yolunu kanal şeklinde baraja kadar açıp mağaranın önünün sandallarla geçilebileceği Venedik tarzı bir proje üzerinde çalışıyor.

Haklı talep ve eleştirilerin gereği yapılmalı 

Başakşehir’in ilk  Gazetesi ve haber portalı olarak “insanların en hayırlısı insanlara faydalı olandır” Hadis- i Şerifi  gereğince hiçbir zaman bazılarına şirin görünmek adına yayıncılık yapmadık. Hep insanlığa ve çevremize yararlı olmak adına sürekli iyiliği emredip kötülükten alıkoyacak yayınlar yapmaya gayret ettik. Kimi zaman hakkımızda dava açıldı. Kimi zaman hakarete uğradık. Kimi zaman rencide edildik. Hiçbir zaman kimseye BEDDUA etmedik ve kin gütmedik.  

Uğradığımız haksızlıkların net bir şekilde anlaşılabilmesi için minik bir örnek vereyim “Kurban bayramında elektrik akımına kapılıp telef olan 30 baş büyük havyan’ın haberini  yaptığımızdan dolayı sayın Mevlüt Uysal hakkımızda Cumhuriyet savcılığında suç duyurusunda bulunup 30 bin liralık maddi tazminat davası açabiliyor. Başkandan sonra yardımcıları Bedri Sinan Gül ve  Nurettin Ertemel’de hakkımızda bazı dava,ihtarname vs.gibi yollara baş vurdu.

30 Mart seçilerinden sonra Mademki vatandaş % 50 oy verdi demek ki  herkes mutlu diyerek eleştirel haberleri yapmayı düşündük düşünüyoruz ama Sayın Ertemel  yaptığımız bir haber ile alakalı TEKZİP Yayınlamamız için ihtarname göndermiş. Normal şartlar altında bu tekzibi yayınlama zorunluluğumuz yok. Mahkeme karar verirse ancak yayınlama zorunluluğumuz olmasına karşın biz noter aracılığı ile gönderilen TEKZİBİ yayınlayacağız.

Daha öncede ifade ettim burada yine edeyim. Bir çok kişi Biz 30 Mart  2014 seçimlerinde Mevlüt Uysal’a değil Başbakan’a oy verdik dese de ben detaya bakmayıp Ak Parti adayı Mevlüt Uysal’a % 50 oy veren seçmene saygımdan dolayı vatandaşın İMARIMIZ yok çivi çakamıyoruz, alt yapımız eksik,başkan bize hakaret  etti,başkan içimize girmiyor tarzı seçmen taleplerine karşı haber  yapmaya çok istekli olma taraftarı değiliz. Lakin biz bunları ifade ederken ha bire İhtar,Şikayet,dava ile karşılaşırsak ve sağda solda hakkımızda laf edilirse biz de 30 Mart 2014 öncesi pozisyonumuza dönmek zorunda kalabiliriz.

Bir kez  daha 30 Mart 2014 seçimlerinin ilçemize hayırlı olmasını dilerim.

Başakşehir Times / Hüseyin ÇETİNER 13 Nisan 2014
YORUM EKLE

banner34

banner35