Bu sorunun tek ve kesin bir cevabı yok. Sorunun cevabını biraz izahatlı verirsek belki mevzu daha net anlaşılabilir. Ak Parti 13 yıllık
sürede halkın refahı için güzel çalışmalar yaptı.
Bunu bir çok kişi kabul ediyor. Ancak özellikle yatırım ve hizmet yapılırken gönülleri yapma işi 2.plana itildi. Oysaki Erdoğan kendisi
“Belediye başkanlarına hitaben “Yolları ve sokakları altın kaplama yapsanız da halkın gönlünü yapmadıktan sonra bunun çok anlamı olmaz” demişti. Amma velakin 2008 den sonra ne hikmetse Ak Parti bunu kendisi yapamadı.
İşte Ak Parti’nin toplumda tepki ile karşılaşan eksiklikleri ;
-Ak Parti kuruluşunda kendisine destek veren alt gelir grubundan uzaklaştı…
-Kurucu kadrosunu kolayca bir şekilde devre dışı etti. Onlardan istifade etmeyi düşünmedi.
-Dört (4) Bakanı Yüce Divana Gönderme Gereği Duymadığı için halkın Adalet DuygusunuZedeledi.Bu bakanları mahkemeye sevk edip yargılatsaydı toplumun adalet duygusunu bu kadar zedelememiş olacaktı.Ancak bir sürü kanıt ortada iken meclis çoğunluğu ile yargılama gereği bile duyulmadan yüce divana sevk bile edilmedi.
-Bazı Yağdanlık vekillerin Erdoğan için “Allah’ın bütün sıfatları kendisinde var” sözüne Erdoğan’ın Haşa böyle demeyin deyip hadlerini bildirmek bir yana onları yeniden seçilebilir yerden aday göstermesi toplumun vicdanını yaraladı.
-Halkın önemli kesimi başkanlık sistemine karşı olduğu halde Erdoğan’ın ısrarla bunda diretmesi halkın tepkisini çekti
-Ak Parti bünyesinde görev almak isteyenlere karşı soğuk ve lakayt davranılması bu kişileri üzdü ve Partiye karşı soğumalarını sağladı.
-Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olduğu halde il il gezerek isim belirtmezse de Ak parti için 400 vekil istedi. Birde ben parti ismi belirtmiyorum diyerek halkın zekası test edilmiştir.
-Lüks,Şatafat ve İsraf yapılırken bu bütçemiz için de çok küçük bir kalem denilerek aylık 949 TL ye iş bulmak için çaba harcayan milyonlarca gencin içinde olduğu durum görmezden gelindi.
-Partinin ilçe başkanları ve belediye başkanları gözü ününde yumruklu saldırıya uğrayan basın mensuplarına basit bir geçmiş olsun mesajı bile çok görüldü.
-Görevi gereği haber yapan gazeteci için casusluk yaptın. Seninle alakalı dava açtım bu işin peşini bırakmayacağım denilmesi Ak Parti ‘ye zarar verdi.
-Aday seçiminde halkın içinde bulunan adaylardan ziyade daha çok süslü kelimeler eden kişiler tercih edildi.
-Teşkilat için maddi ve manevi bedel ödeyenler bir yana itilerek 26 yaşında Çalık Holding ‘in CEO’su olan cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadı damadı Berat Albayrak hangi gerekçe ile milletvekili yapıldığı parti teşkilatına anlatılsın.
-Egemen Bağış’ın Haşa Sümme Haşa Makara Bakara Alayı :
Allah’ın ayetleriyle dalga geçenler için Kur an ı kerimde şöyle bahsedilir;
“Ayetlerimi ve elçilerimi alay konusu edinmelerinden dolayı onların cezası cehennemdir. (Kehf Suresi, 106)
Allah’ ın bütün Sıfatları Recep Tayyip Erdoğan'da var dedi ödüllendirildi
Ak Parti Düzce Milletvekili Ortaokul mezunu Fevai Arslan …”Recep Tayyip Erdoğan’ı kast ederek Allah’ın bütün vasıflarını üzerinde toplayan bir lider” dedi. Bu sözden dolayı hemen ihraç edilmesi gereken Fevai Arslan yeniden seçilebilecek bir yer olan 2.sırada aday gösterildi. Yağcılığın pirim yaptığını gören insanlar işi daha da azıtırlarsa kim önünü alacak ?
Ben Ak Parti için maddi ve manevi bedel ödedim Mevlüt Uysal bana hakaret ediyor …
Bu yazıyı bugün Ak Parti oy kaybına uğradı diye yazıyor değilim. Daha öncede özellikle Başakşehir Belediye başkanı Mevlüt Uysal’ın 2010 dan beri bana yaptığı zulümleri anlatan yazılar kaleme aldım. Ak parti üst düzey yöneticileri bunu görmezden geldi.
Ak Parti’nin kuruluş sürecinden bu güne neler yaşadım…
2002 ile 2003 arası 13 ay Zeytinburnu Sümer Mahallesi kurucu başkanı olarak görev yaptım.
2003 yılında yapılan ilk kongrede 13 mahalle başkanı içinde ilçe yönetim kurulu üyesi olarak seçilen tek mahalle başkanı olmanın mutluğunu yaşadım.
28 Mart 2004 Yerle Yönetim seçimleri öncesi 20 Mart 2004’de Başbakan R.Tayyip Erdoğan ‘ın konuşmacı olarak katıldığı Kazlıçeşme mitinginin tertip komitesi üyesi idim. Sayın Erdoğan’ı alanın Ak Parti’ye tahsis edildiği 9.30 ile 12.30 arasında gelemediği için ve CHP’ nin mitingini aksattığımız gerekçesi ile açılan davada ben ve 2 ARKADAŞIM 3 ay HAPİS cezasına çarptırıldık. Mahkeme kararını parti yönetimine ulaştırdığımız halde kimse bir geçmiş olsun bile demedi.
2006 yılında yapılan Kongrede mevcut ilçe başkanımızın yerine başka bir arkadaşın ilçe başkanını olmasını desteklediğimiz için kongrede dışlandık.
Delegemiz bu durumu gördüğü için mevcut listeye KIRMIZI kart gösterircesine tam 182 tane boş oy verdi. İlçe başkanı ve yönetimine ise 131 oy çıktı. 182 oy 131 den büyük olduğu halde o zaman il başkanı olan şimdiki sağlık bakanı sayın Mehmet Müezzinoğlu ey ilçe başkanım senin kendi belirlediğin delege sana oy vermedi biz seni ilçe başkanı olarak tutamayız demedi. Ve Başkan tam 3 yıl delegeden oy almadığı halde ilçe başkanlığı yaptı.
Sayın Mehmet Müezzinoğlu o zaman beni il çalışma komisyonu üyesi olarak ile aldı ve Beldelerden sorumlu il koordinatörü unvanı vererek 29 Mart 2009 ‘a kadar bu vazifeyi yapmamı sağladı.
29 Mart 2009‘da Ak Parti’ den Başakşehir Belediye başkan aday adayı oldum.Yöneticilerimiz kararını sayın Mevlüt Uysal’dan yana kullandı. Bende gerek seçim sürecinde gerekse de seçim sonrası Başlan adayımızı gerekli destekleri hem şahsım hem de gazetelerim ve haber portllarım olarak verdim. Özellikle 7 bin oy fark ile seçimi kazanmasına orta bölge tabir edilen Güvercintepe,Şahintepe,Ziya Gökalp mahallerinde ciddi oy almasında yaptığımız gazete haberleri etkili olduğu kanısındayım.,
Seçimden sonra bir sene yine başkana destek verdim. Merhum basın danışmanı Bektaş Erdoğan yerel ve ulusal basın ile yaptıkları toplantıda herkesten önce bizi davet etmeleri gereken toplantıya davet etmediler. Ben de kendisi ile enden böyle olduğunu sordum. Tamamen benim hatam unuttuk dedi. Ben de bu durumda alındığımı ve üzüldüğümü sayın başkana iletmesini talep ettim.Tamam dedi.
Başkanın telefon ile arayarak dostum basın danışmanı seni davet etmeyi unutmuş ama sen bizim için sadece bir basın mensubu değilsin yarın gel bakalım bir çay içip sohbet edelim demiş olsaydı benim kırgınlılığım bitmiş olacaktı. Başkan sanki böyle bir olay olmamış gibi BENİ örmezden geldi. Bizi görmeyenleri bizde görmeyeceğiz diyerek tarafsız ve ilkeli haberler yapmaya devem ettik. Başkan CHP ağzı ile haber yaptığımızı ifade ederek halkın önünde HAKARET etti. Buna bir şey demedik. Ancak 2010 yılında 1.Etap’ta bulunan Hoca Ahmet Yesevi Camisinde Başakşehir Kaymakamlığı İnsan hakları yönetim kurulu üyeleri olarak bazı arkadaşlarla Bayram namazını burada kılmayı düşündük ve öyle yaptık. Namaz bitip dağılacağımız bir anda Cami dernek başkanı olan sayın Ali İhsan Gündoğdu beni de caminin alt katında bulunan Kur’an Kursunun yemekhanesine davet ederek kahvaltı yapalım demiş idi. 30 veya 40 kişi bizden önce yemekhaneye gitti.
Başkanın telefon ile arayarak dostum basın danışmanı seni davet etmeyi unutmuş ama sen bizim için sadece bir basın mensubu değilsin yarın gel bakalım bir çay içip sohbet edelim demiş olsaydı benim kırgınlılığım bitmiş olacaktı. Başkan sanki böyle bir olay olmamış gibi BENİ örmezden geldi. Bizi görmeyenleri bizde görmeyeceğiz diyerek tarafsız ve ilkeli haberler yapmaya devem ettik. Başkan CHP ağzı ile haber yaptığımızı ifade ederek halkın önünde HAKARET etti. Buna bir şey demedik. Ancak 2010 yılında 1.Etap’ta bulunan Hoca Ahmet Yesevi Camisinde Başakşehir Kaymakamlığı İnsan hakları yönetim kurulu üyeleri olarak bazı arkadaşlarla Bayram namazını burada kılmayı düşündük ve öyle yaptık. Namaz bitip dağılacağımız bir anda Cami dernek başkanı olan sayın Ali İhsan Gündoğdu beni de caminin alt katında bulunan Kur’an Kursunun yemekhanesine davet ederek kahvaltı yapalım demiş idi. 30 veya 40 kişi bizden önce yemekhaneye gitti.
Mülki idare amirleri gözü önünde onurum ile oynandı Partinin bir çok yetkilisi bu durumu bildiği halde 3 maymunu oynayarak “görmedim ,duymadım bilmiyorum’u oynadı…
Sayın Uysal,O zaman kaymakam olan Cevdet Can,Emniyet amiri Ekrem Güneysi,Ak Parti İlçe başkanı Ahmet Selim Köroğlu,Basın mensubu Mehmet Hammutoğlu ve o zamanki zabıta müdürü Mustafa Arslan‘ ın içinde olduğu ekibin gözü önünde bayram olduğunu ve cami içinde bulunduğumuzu hiç dikkate almayan Uysal başkan yine hakaretlerine başlayarak yine mi CHP ağzı ile haber yapmaya geldin diyerek beni rencide etmeye çalıştı.
Ben de sayın başkan bayram namazında çıktık ve burası caminin bir parçası burası tartışma ve sataşma yeri değil varsa sorun sonra konuşalım böyle yaparsanız burada durmam dedim. O da durmazsan durma dedi ve ben olay yerinden ayrıldım.
Bir hafta boyunca sayın Uysal’ ın ben kızmıştım cami içinde size böyle davranmamalıydım demesini samimi olarak bekledim ama nafile bir bekleyiş imiş. Özetle başkan bir sonraki kurban bayramında kendi satış ve kesim yerinde elektrik akımına çarpılarak telef olan 30 baş büyük baş hayvan için 444 0669 nolu telefondan arayarak haber ihbar hattımıza böyle bir ihbar var durum nedir diye sordum. Telefon ‘a bakan bayan kurban satış ve kesim yeri ile irtibata geçip size dönüş yapalım dedi. Kısa süre sonra dönüş yaparak böyle bir olay yok dedi.
Haber kaynağımız olay yerinde olduğunu ve telef olan hayvanların kamyonetlere yüklendiğini ifade etti. Ben’de olay erine gittim elektrik yoktu ve kimseyi olay yerine almıyorlardı. Biz de “Başkan Başlangıçta neden inkar ettin” diye bir haber yaptık.
Benim Makamım mevkim var doğruda olsa haber yapamazsın düşüncesi hakim olduğu için dava açıldı…
Başkan önce savcılıkta suç duyurusunda bulunarak yaptığımız haberden dolayı kendisini yıprattığımızı ifade ederek haberin yayından kaldırılmasını talep etti. Basın savcılığı yapılan çalışmanın basın özgürlüğü kapsamında olduğunu ifade ederek talepleri RED etti.
Uysal vazmı geçti dersiniz ? hayır bu sefer Mahkemede şahsıma ve şirketimize 30 Bin TL lik tazminat davası açtı. Özetle 2010 yılından bu yana başkan Mahkemelerde açtığı davalar ve savcılıkta açtığı suç duyuruları ile beni bunaltma yoluna giderek,hakkımda sayısız davalar açtı. Başkanın dava açma kervanına yardımcıları da katıldı. Bedri Sinangül de başkanı gibi en basit ve masum sorumuz için dava açtı. Mevlüt Uysal’ın bana karşı yaptığı basılarını ve hakaretlerini anlatsam bir kitap olur.
Başkan Mevlüt Uysal ve Ak parti İstanbul il Başkanı Dr.Selim Temurci insanlığı öldürdü..
En son 6 Mart 2015’de güvenliği Mevlüt Başkan tarafından sağlanan Başakşehir belediyesi Meclis salonu içinde başkanın gözü önünde defalarca yumruk darbesi alarak şiddete maruz kaldım. Başkan hem canlı izledi hem de daha sonra kamera kayıtlarını izleyerek uğradığım YUKRUKLU saldırı için şahsıma basit ve sıradan bir geçmiş olsun dileği bile iletme gereği duymadı. Durumı sayın İl başkanı Temurci’ ye ileterek bu konu ile alakalı bir diyeceği olup olmadığını sordurdum. O da oralı olamadı. Benim bu geçmiş olsun mesajına ihtiyacım yoktu ama onların vardı ne yazık ki OH OLDU dercesine o da üzüldüm olmaması gereken bir şeydi olmuş çok geçmiş olsun bile demedi. İşte Ustalık dönemindeki AK PARTİ halktan bu şekilde uzaklaştı. Kendi konumu örnek olarak vermemin sebebi olayın daha iyi anlaşılması içindi.
Kesinlikle Ak parti’nin tek başına iktidar olmamasına oh diyecek değilim ama parti yöneticileri de nerede hata yaptık sorusunu kendilerine sorsunlar…
Yukarıda kısaca bazı maddelerde Ak Parti’nin hatalarını ve eksikliklerini maddeler halinde beyan etmeye çalıştım. Bunları oh olsun demek için değil. Henüz tövbe istiğfar edip Müslümanların kendilerine hizmet edecek imkanı verdikleri halde bunun kıymeti tam anlamı ile idrak edemediklerini kendi içlerinde tartışsınlar ve hatalarını görüp ders alsınlar.
Ben Ak Parti için çok canlı ve iyi bir örneğim. Mahalle başkanı,ilçe yönetim kurulu üyesi,ilçe başkan yardımcısı ,il koordinatörü ve en sonda Başakşehir’de belediye başkan aday adayı olmuş birisiyim. 20 Mart 2004 de yapılan Kazlıçeşme Mitiginin tertip komitesi üyesi olmam nedeni ile CHP’nin Mitingini aksattığımız gerekçesi ile yapılan yargılamada 3 Ay HAPİS cezası aldım. Parti için aldığım Hapis cezası için bir geçmiş olsun dileği bile iletilmedi.
7 Haziran 2015 de oluşan Meclis aritmetiğinin ülkemiz için bir felaket olmadığını düşünmekteyim. Zaten Ak Parti İstanbul il başkanı Dr.Selim Temurci’de gönderdiği SMS mesajında Ak Parti’nin en yakın rakibine 2 misli fark attığını,sonucun seçim sisteminde kaynaklandığını ifade ederek durmak yok yokla devam demiş. Ak Partinin 13 yıldır ilk kez seçim sistemindeki adaletsizlikleri hatırlaması açısından da sonuç bir çok açıdan ülkemiz için hayırlı olacaktır.
Aslında Ak Parti’nin ve sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı hataları sırlamaya kalksak belki sayfalar yeterli olmaz. Sıradan bir vatandaş olarak daha başkanlık sistemi gelmeden Cumhurbaşkanı kendi damadını çok alt sıralarda vekil adayı olarak gösteriyorsa acaba yarın başkan olduğu zaman kimleri üst makamlara getirmez dedirtti. Başkanlık olacaksa da ben istedim oldu ile değil artı ve eksilerini halka anlatacaksın ki bize neler getirip götürdüğünü bilelim.
Beddua etmeyin biz nerede hata yaptık sorusunu kendinize sorun daha iyi edersiniz
Neyse şu an Ak Partiye gönül veren bir çok dostumun moreli bozuk işi Ak partiye oy vermeyenlere bedduaya kadar vardırmışlar. Aslında bize oy veren KÜRTLER neden HDP ye destek verdi sorunsu kendilerine sormaları gerekir. İstanbul’un 39 ilçesinde Ak Parti ilçe başkanları ve belediye başkanlarının demografik yapılarına bakarlarsa suçun seçmende değil Ak Parti yöneticilerinde olduğunu görürler. İstanbul ‘da Ak Parti’nin 25 tane belediyesi var bunların içinde en az 10 tanesi Karadenizli onlarında 7 Tanesi Trabzonlu… Adil ve adaletli olmak çok önemeli ama Ak Parti buna bakmak yerine kimin sesi daha gür çıkıyorsa ve hangi lobi güçlü ise adayları onlardan koydu. Bunun doğru olmadığını her zaman söyledim ama dinleyen olmadı.
Neyse yazacak çok şey var ama şimdi susma zamanı…
Başakşehir Times / Hüseyin Çetiner 8 Haziran 2015
Başakşehir Times / Hüseyin Çetiner 8 Haziran 2015
